ref: refs/heads/v3.0
DOLAR
28,8857
EURO
31,2098
ALTIN
1.874,78
BIST
8.057,42
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
13°C
İstanbul
13°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Hafif Yağmurlu
14°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
10°C
Cuma Hafif Yağmurlu
7°C
Cumartesi Çok Bulutlu
9°C

Sünnet Işığında Cinsel Yaşam Hakkında Bilgiler Öğrenmek

Sünnet Işığında Cinsel Yaşam Hakkında Bilgiler Öğrenmek
15 Ekim 2023 16:05
67

Cinsel Yaşam İslam’ın Bir Parçasıdır ve Öğrenilmesi Ertelenemez, İhmal Edilemez

“Ey Peygamber! Rabbin tarafından sana indirilen buyrukları tebliğ et. Eger onları tam anlamıyla tebliğ etmezsen elçilik görevini gereğince yapmamış olursun. Görevini yaptığın sürece Allah seni insanlara karşı koruyacaktır. Allah inkarcıları doğrulara erdirmez (Maide Süresi 67)

Peygamber Efendimiz Kur’an ayetlerini tebliğ ediyor ve açıklıyordu. Peygamber Efendimiz cinsel hayatla ilgili Kur’an ayetleri indirildikçe bu ayetleri tebliğ ediyordu. Tebliğ ettiği ayetlerle alakalı gerekli açıklamaları da yapıyordu.

Yüce Allah, Bakara Süresinin, kadınların ay hali ile ilgili 222. ayetini indirdiğinde Allah’ın Resulü bu ayeti tebliğ etti ve müminlere adet halinde bulunan kadınlarla bir arada yemelerini, içmelerini, evlerde beraber oturup kalkmalarını ve cinsel münasebetin dışında her türlü rutin ilişkileri kurmalarını emir buyurdu.

Peygamber Efendimiz okunan vahiy olan Kur’an ayetleri çizgisinde kendisine bildirilen cinsel nitelikli ilahi buyrukları açıklayarak da, cinsel öğretimini sürdürüyordu. Bir hadislerinde şöyle buyurur:

(Allah’a, meleklerine ve insanlara karşı) hayalı utançlı olunuz. İyice biliniz ki Allah gerçekleri bildirip emretmekten haya etmez, çekinmez. (Ey Mü’minler) Kadınlarınıza arka organlarından (anüs) cinsel ilişkiye girmeyiniz.

Alla Resulü; sorular ve sorunlar sebebiyle açıklamalar yapıyordu. Kendisine doğrudan sorulan soruları cevaplandırarak, dolaylı olarak intikal ettirilen konulara açıklık getirerek de cinsel öğretimini sürdürüyordu.

Örneğin o, uzun süre çölde kaldıkları için cünüblülüklerini giderecek su bulamadıklarında ne yapacakları soranlara Teyemmüm yapmalarını gereğini ve nasıl yapılacağını öğretmişti.

Huzurunda, rahmin dışına boşalma türünden çocuk oluşumunu engelleyici korunma işlemlerinden söz edilince, Kur’an’dan hareketle o tür önlemleri, “çocuğu gizlice toprağa gömme” olarak nitelemiş; Allah’ın kader programı içine aldığı canlıların mutlaka yaratılacağını duyurmuştu.

Tanık olduğu olaylar üzerine de açıklamalar yapıyordu. Mesela, O, karnı üzerine yatan bir adamı görünce şöyle buyurmuştu: “Bu tarz yatış, Allah’ın sevmediği bir yatıştır. (Böyle yatmayınız.)

Kendi duygularından hareketle de bilgiler sunuyordu. Allah’ın Peygamberi bir insan, olgun bir erkek olarak bizzat duyduğu cinsel duyguların diğer buluğa ermiş (ergin) erkekler tarafından duyulabileceği gerçeğinden hareket ederek ve yönlendirici uyanlarda bulunarak da ilk müminleri cinsel terbiyeden geçiriyordu.

O, değinilen amaçla bir hadislerinde şöyle buyurmuştur: Hoşuna giden bir kadın vesilesiyle sizden birinizin kalbinde cinsel arzu oluşursa, hemen eşinin yanına giderek onunla cinsel ilişkide bulunsun. Bu tarz davranış, içinde oluşanı giderir.

Cinsel öğretim kadınları da içine alıyordu.

Allah’ın Resulü yukarıda ana hatlarıyla değinmeye çalıştığımız cinsel öğretim görevini yalnız erkeklere yönelik olarak sürdürmüyordu. Kadınlara da hitap ediyor, onları da uyarıyor ve yetiştiriyordu. Doğrudan kadınlara hitab eden birçok hadisleri arasında şu iki hadisi misal olarak sunabiliriz:

  • Herhangi bir kadın koku sürünerek (evinden) çıkar, parfümünün kokusunu alarak kendisine ilgi duymaları için bir topluluğun yanından geçerse, o kadın manen zinacıdır. (Bakılması haram kılınan organlara bakan) her göz de zinacıdır.
  • Kadınlar arasında sevicilik zinadır; haramdır.”

Peygamber Efendimiz; cinsel hayatla ilgili yapılması ve kaçınılması gerekenleri mümin erkeklere ve kadınlara açıklamaya çalıştığımız yollarla ayrı ayrı öğretiyordu.

Onun öğütleri ve emirleriyle cemaat namazına erkekler yanısıra kadınlar da katıldığı için, müşterek öğretimde bulunduğu zamanlar da oluyordu. Şu hadîsi, müşterek öğretime bir misal olarak verebiliriz:

Yezid kızı Esma (r. anha) bizzat şahit olduğu olayı şöyle anlatıyor: Kıldırdığı bir namaz sonrasında Peygamberimiz çevresinde ayrı ayrı oturan erkekler ve kadınlara yerlerinden kalkmamalarımı işret etti.

  • Suali içeren bir üslupla önce erkeklere sordu: Galiba içinizde kapısını kapatıp eşiyle ilişkiye girdikten sonra, karısı ile yaptıklarını açıklayan erkekler var?
  • Sonra da kadınlara yönelerek sordu: Sizin içinizde de mi kocası ile yaptıklarını anlatan kadınlar var?

Topluluktan bir cevap çıkmayınca şöyle dedim:

  • Evet, var Ya Resulüllah! Allah’a yemin ederim ki erkekler de bu şekilde konuşuyorlar. Kadınlar da böyle laflar ediyorlar.

Allah’ın Resulü, ardından gerekçesini açıklayarak şu talimatı verdi:

  • Cinsel hayatınızı açığa vururcasına konuşmayınız. Bu şekilde konuşan erkek ve kadın, erkeği dişisine rastlayan ve insanlar kendilerine bakıp dururken, erkeği dişisinin işini bitiren erkek ve dişi şeytan gibidir.

Allah’ın Resulü’nün cinsel ihtiyaçları ve bu ihtiyaçların karşılanarak bedeni ve rühi sükuna erilmesi yolundaki helal atılımları insan hayatının tabii bir parçası olarak görmesi, diğer mevzuları açıkladığı gibi, cinsel konuları da nezih bir üslupla dile getirmesi, ilk müminler olan sahabileri gerçekçi yapmıştı.

Evet, onlar aldıkları Peygamberi terbiye gereği cinsel meselelerde son derece gerçekçi idiler. Bunun içindir ki sahabiler öğrenmek istedikleri cinsel hayatla ilgili konuları gelip Allah’ın Resulüne rahatlıkla soruyorlardı.

Aşağıdaki hadisi bir misal olarak değerlendirebiliriz.

  • Bir sahabi tarafından (cinsel ilişki, mastürbasyon veya rüyalanma yoluyla) cünüp olan kişinin durumu ile ilgili olarak Allah’ın Resulü’ne (s.a.v) soruldu:

Cünüp olan kişi (yıkanmadan) uyuyabilir mi? Yemek yiyebilir veya bir şey içebilir mi?

Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu: Evet, (cinsel organını yıkadığı ve) namaz için aldığı gibi abdest aldığı zaman uyuyabilir ve yiyip içebilir.

Sahabiler öğrenmek istedikleri meseleleri sordukları gibi yaptıkları ve günah olduğu endişesine kapıldıkları hususları da gelip O’na arz ediyorlar, ne yapmaları gerektiğini öğreniyorlardı.

Ömer b. Hattab Allah’ın Resulüne geldi ve şöyle dedi:

  • Mahvoldum Ya Resulüllah!
  • Seni mahveden nedir?
  • Ya Resulüllah! Üreme organından fakat arkadan yaklaşarak karımla ilişkide bulundum.

Hz. Peygamber ona bir cevap vermedi. Bu sırada Bakara Suresinin 223. ayeti vahyedildi:

  • “Kadınlarınız sizin tarlanız; ekim alanınızdır. O halde ürün alacağınız organdan dilediğiniz gibi ilişkiye girin. Nefisleriniz için (besmeleyi, duayı ve sevişmeyi) öne alın. Allah’ın emirleri ve yasaklarına aykırılıktan korunun. Onun huzuruna varacağınızı da bilin. (Ey Peygamber! Adet hali teması ve ters yol ilişkisi gibi haramlardan kaçınan) müminleri müjdele.

Bu ayeti tebliğ ettikten sonra Allah’ın Resulü bütün müminlere yönelik olarak şöyle buyurdu:

Önden veya arkadan yaklaşarak fakat mutlaka döl yatağından cinsi temasta bulun. Arka organdan (anus) ve adet gören eşinle cinsi münasebette bulunmaktan sakın.

Sahabiler Allah’ın Resulüne “Hayat Önderi” olarak inandıkları için karşılaştıkları bütün problemleri O’na arz ettikleri gibi, cinsel problemlerini de O’na arz ediyorlardı.

Onlar için siyasi veya iktisadi bir problemle cinsel bir problem arasında fark yoktu. Problemlerinin çözümünü almadıkça da eyleme geçmiyorlardı.

Kadınlar da cinsel konularda gerçekçiydiler. Allah’ın Resulünün cinsel hayatla ilgili ilahi buyrukları, erkeklerin yanısıra kadınlara da tebliğ edip öğretmesi, erkekler gibi kadınların da sorumlu olduklarını duyurması, onları da cinsel konularla ilgilenmeye sevk ediyordu.

Nitekim kadınlar da geliyor, bizzat kendileri sualler soruyordu. Bu sualler/sorular içinde bir kadının cinsel hayatının en mahrem yönlerini açığa vurucu vasıfta olanları da vardı.

Ümmü Süleym, Hz. Peygamberin eşlerinden Ümmü Seleme’nin (r. anha) komşusuydu. (Zaman zaman) onu ziyaret ederdi. Bu ziyaretlerden birinde Allah’ın Resulü çıkagelince O’na sordu:

Ya Resulüllah

Rüyasında kocasının (veya bir başka erkeğin) kendisiyle ilişkide bulunduğunu gören kadının yıkanması gerekir mi?

(Böylesine bir sualin sorulmuş olması utandırmış olacak ki) Hz. Ümmü Seleme, Ümmü Süleym’e yönelerek şöylece serzenişte bulundu: Allah iyiliğini versin, baltayı taşa vurdun Ya Ümmü Süleym! Allah’ın Resulünün huzurunda kadınları küçük düşürdün.

Ümmü Süleym de şu karşılığı verdi: Şüphesiz ki Allah gerçeği bildirip emretmekten utanmaz ve utanılmasını da emir buyurmaz. Bizim kesin olarak bilmediğimiz hususları Allah’ın Resulüne sormamız o hususlarda gerçekleri görmez- bilmez bir körlük içinde olmamızdan daha hayırlıdır.

(Ümmü Süleym’in sualinin ve gerekçesinin doğruluğunu onaylamak için) Allah’ın Resulü: “Allah asıl senin iyiliğini versin. Çıkmaza giren sensin Ya Ümmü Seleme!” dedi ve sualin cevabı olarak da şöyle buyurdu: “Evet Ya Ümme Süleym! Rüyalanan kadın, orgazm olup boşaldığında yıkanması gerekir, boşalmazsa gerekmez.”

Ensardan bir diğer kadının aynı anlamda bir sual sorması ve Hz. Aişe annemizin bu suali Hz. Ümmü Seleme validemiz gibi kadınları küçük düşürmek şeklinde değerlendirip çıkışması üzerine Allah’ın Resulü ona da şöyle buyurmuştur:

Ya Aişe! Kadına müdahale etme. (Dilediğini sorsun.) Zira Ensar’ın kadınları (Müslüman kadınlarca) bilinmesi gerekenleri soruyorlar.

Kadınlar arasında utandıkları için bizzat soru soramayanlar Peygamberimizin eşlerini aracı kılıyorlar, onlar vasıtasıyla bilgi ediniyorlardı.

Peygamberimizin eşlerinden Ümmü Seleme (r. anha) anlatıyor.

  • Medine’li müminler olan Ensar’ın erkekleri arkadan yaklaşarak fakat üreme organından cinsel ilişkide bulunuyorlardı.
  • Yahudiler de şöyle deyip duruyorlardı: Karısına arkadan yaklaşarak önden temas eden kişinin çocuğu şaşı olur.
  • Muhacirler hicret ederek Mekke’den Medine’ye geldiklerinde Ensar’ın kadınlarıyla evlendiler. Kadınlarına arkadan yaklaşarak münasebette bulundular. Fakat Yahudilerin sözlerinden etkilenen bir Ensar kadını kocasının bu şekilde yaklaşmasına karşı koydu ve ona şöyle dedi:
  • İyice bil ki ben Allah’ın Resulüne giderek bu şekilde yaklaşmanın sakıncası olup olmadığını öğreninceye kadar, sen asla bu şekilde ilişkide bulunmayacaksın.

Bu kadın kalktı, Ümmü Seleme’ye geldi ve durumu ona anlattı. Ümmü Seleme de Allah’ın Resulü gelinceye kadar otur diyerek kadını buyur etti.

Allah’ın Resulü gelince kadın O’na bizzat sormaktan utandı. (Ümmü Seleme’den sormasını rica ederek) dışarı çıktı. Ümmü Seleme sorunca, Allah’ın Resulü “kadını çağır” buyurdu.

O da, kadını içeri aldı. Allah’ın Resulü Bakara Süresinin 223 ayetini ona okudu ve şöyle buyurdu:

  • Üreme organından olmak şartıyla dilediği gibi yaklaşabilir.

(Burada dikkatlerimizi çeken husus utandığı için sorusunu bizzat yöneltemeyen kadına, Peygamberimizin doğrudan bizzat cevap vermesidir.)

Kadınlar bizzat veya bilvasıta/aracı ile sualler sormanın yanı sıra, çözümünü arzuladıkları cinsel vasıflı problemlerini de Allah’ın Resulüne arz edebiliyorlardı.

Bizzat arz edilen bu problemler içinde kocasının cinsel iktidarsızlığı sebebiyle ayrılma isteğini ihtiva edenler de vardı. Aşağıdaki hadisi ilginç bir örnek olarak sunuyoruz.

Allah kendisinden razı olsun Hz. Aişe anlatıyor. Rifaa el-Kurezi’nin karısı Allah’ın Resulüne geldi ve şöylece maruzatda bulundu:

  • Ya Resulallah! Ben Rifaa’nın eşi idim. Beni boşadı. Ben de Abdurrahman b. Zebir ile evlendim. Ne var ki Abdullah b. Zebir’in cinsel organı elbise saçağı gibi yumuşaktır. İlişkiye giremiyor.”

Kadının bu açıklaması üzerine Allah’ın Resulü gülümsediler ve şöyle buyurdular: Sen Rifaa’ya mi dönmek istiyorsun? Hayır sen evlendiğin kocanın balcağızından tatmadıkça, o da senin balcağızından tatmadıkça (ilk kocan Rifaa’ya dönemezsin.)

Bu ve benzeri olaylardan bizim almamız gereken ders, Allah’ın Resulü gibi gerçekçi olmamız, cinsel problemlerin arzedilmesini tabii ve hoşgörülü karşılamamızdır.

Cinsel öğretim ertelenemez ve dışlanamaz

Erkek ve kadın her mükellef Müslümana yönelik ilahi emirler ve yasakların mühimce bir bölümü cinsel duygular, bu duyguları oluşturan davranışlar, cinsel organlar ve cinsel faaliyetlerle ilgili olduğundan

Kur’an ve Sünnet ölçüleri içinde cinsel öğretim farzdır.

Pek tabidir ki bu öğretim genelde, ancak ve ancak Kur’an ve Sünnet ölçüleri esas alan bir eğitim sistemi içinde gerçekleştirilebilir.

Cinsel öğretimde Kur’an ve Sünnetin belirlediği ve İslam bilginlerinin eserlerinde işlediği muhtevayı değil de, ilim ve ahlak dışı neşriyatın sergilediği istismarcılığı ve cinsel birleşme tekniklerinin resimlendirilmesini anlayanlar için “cinsel öğretim” ifadesiyle “farziyet” sözcüğünün bir arada, hüküm belirtici bir üslup içinde kullanılması garipsenebilir. Ancak gerçek, gerçektir.

Dışımızdakiler istismar ediyor veya bazı müminlerin idraklerine sığdırılamıyor diye farz bir öğretim ertelenemez. Ertelenmesi cinsel hayatı ibadet hayatının bir bölümü olmaktan çıkarır ve de günahlar yaşamı haline dönüştürür ki, sonucu elem verici ilahi bir azaba uğramaktır.

Kaldı ki hak bilgilerin doldurmadığı boşluğu batıl bilgiler doldurur. Doldurmaktadır da. Hem bu batıl bilgiler, yalnız ibadet ve ahlâk hayatımızı değil, iman hayatımızı da kemirmektedir.

Hiç şüphe etmiyoruz ki basit bir araştırma yapılsa, İslam Dininin haram kıldığı çıplaklığı, flörtü, mut’a nikahını, ay hali temasını, seksüel neşriyatı vs. yi tabii gördüğü, İslami boşama usulü ve sınırlı çok evlilik ruhsatını gayrı medenilikle suçladığı için, kafirliğin sınırları içine düşen nice Müslüman görülecektir.

Kaynak: Ali Rıza Demircan / İslam’a Göre Cinsel Hayat / bkz 38-48

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.