Şarkı dinlemek iki şeyi bir arada toplar.
▬ Birincisi kalbi Allah Tealayı tefekkür etmekten ve O’nun hizmetlerini yapmaktan meşgul edip unutturur.
▬ İkincisi, onu acil lezzet ve zevklere meylettirir. Hissi isteklerin hepsini gidermeye davet eder. En başta da nikah gelir. Zevklerini hep yinelenenlerde tamamlar. Helallerde yinelenen şeylere yer yoktur. Bu nedenle onu zinaya teşvik eder.
Zina ile şarkı arasında bir münasebet vardır. Çünkü şarkı ruhun zevki, zina ise nefsin en büyük zevkidir. Bu nedenle şarkı zinanın davetçisidir.
Ayrıca bir şeyle eğlenmek, başka şeyle eğlenmeye davet eder, özellikle de birbirine münasip ve uygun iseler. Şeytan abidlerden haram sesleri işitmekten umudunu kesince ud ve uddan hasıl olan nağmelere baktı ve onu da şarkıların içeriğine koydu. Onlara bunu hoş gösterdi. Gayesi insanları bir şeyden diğer bir şeye doğru yavaş yavaş itmekti.
Şarkılar konusunda insanlar çok konuştular ve bunu epeyce de uzattılar Kimisi haram derken kimisi de onu mübah kıldı. Hem de hiçbir kerahat görmeden .Kimisi de kerahatle beraber mübah gördü. Sözün özü şöyle diyebiliriz;
İlk önce bir şeyin mahiyetine bakılması gerekir, sonra da mekruh mu haram mı veya başka bir şey mi olduğu belirlenir. Şarkı bir çok şeye söylenir. Örneğin hacıların yollarda söylediği nağmelere de şarkı denir. Arap olmayan bazı kavimler hacca geldiklerinde yollarda şarkı okurlar.
Kabeyi, zem zem suyunu, Resulüllah’ın makamının vasıflarını söylerler. Belki de bu okuyuşlarına defi de ortak edip def ile söylerler. Bu tür şiirin dinlenmesi mübahtır; çünkü bu nağmeler kişiyi coşturmaz ve galeyana getirmez. Onları mutedillikten çıkarmaz. Bu anlamda savaşçıların söyledikleri marşlar da böyledir. Çünkü onlarda savaşa teşvik edici şiirler ve marşlar söylerler.
Eğer söylenen şarkı ve şiirler şehveti galeyana getirirse ve kişiyi coşturup da ne yaptığını bilmeyecek konuma getirirse caiz değildir.
Bu rivayette Şafii’nin şöyle söylediği rivayet edilir:
“İnsanlardan kimileri boş sözleri satın aldılar (Lokman Süresi 6)” ayeti hakkında İbn Mesud: “O Vallahi şarkıdır” dedi. İbn Abbas da bu ayetin tefsiri hakkında şöyle der: “O şarkı ve ona benzer şeylerdir”. İkrime ayette geçen boş sözün ne anlama geldiği hakkında “Şarkıdır” demiştir.
Bu konu da rivayet edilen eserlere gelince İbn Mesud: “Şarkı kalpte nifakı doğurur, nasıl ki bakla su ile bitiyor yeşeriyorsa”, Yine şöyle der: “Kişi bineğine binip de Allah’ı anmaz ise şeytan da onunla birlikte biner ve şöyle der, güzel söylemesen de yine şarkı söyle”
Kaynak: İbn’ul-Cevzi / Telbis’u İblis / bkz: (330-331)-(339-345)