İblis her gün bir kişinin yedi defa durumundan haberdar olur. Birinin Yüce Allah’a tövbe ettiğini işittiği zaman öyle bir çığlık atar ki doğuda ve batıda bulunan tüm zürriyeti yanında toplanıp: “Efendimiz! Neyin var?” diye sorarlar.
İblis: “Filanın oğlu filan bu gün tövbe etti. Onu tekrar nasıl bozabiliriz?” der ve onlara: “Aranızda onun yakınlarından veya arkadaşlarından veya komşularından olanlar var mi?” diye sorar. Birbirlerine: “Evet, var” derler ki, bunlar da insan şeytanlardır.
Bunun üzerine iblis onlardan birine: “Tövbe edene git ve ne kadar ağır bir işe kalkıştığını söyle” der. İblis de böylesi bir insana beş kapıdan yaklaşır.
Tövbe eden kişi kendisine ilk olarak gelen ve çok ağır bir yükün altına girdiğini söyleyen kişiye şöyle cevap verir. “Ben asil daha önce ağır bir yükün altındaydım. Oysa bu gün pek rahatım. Zira daha önce hem Rabbimi, hem de insanları razı etmek istedim. Ancak Rabbimi razı etiğimde insanların bana kızdığını, insanları razı ettiğimde ise Rabbimin bana öfkelendiğini gördüm. Ben de bugün insanları bırakıp Tek ve Kahhar olan Rabbimin rızasına tutundum. Bu şekilde de özgür biri oldum ve dinim de, işlerim de bana kolaylaştırıldı. Zira tek olan ve ortağı olmayan Rabbime ibadet etmekteyim.
İkinci kişinin gelip de ona bu işin sonunu getiremeyeceğini söylemesi halinde de ona: “Bu işin sonunu getirmek ve tamamlamak Yüce Allah’ın elindedir. Bana düşen ameli yapmaktır, tamamlanması da Yüce Allah’ın üzerinedir cevabının verilmesi gerekir
Diğerinin kendisine: “Bu sekilde devam edersen elinde ne varsa hepsini kaybedeceksin” demesi üzerine de ona şöyle cevap vermesi gerekir: Beni ne ile korkutuyorsun? Yüce Allah’ın takdiri olmadan hiçbir şeyin benim söylemem ve istememle olmayacağına kanaat getirdikten sonra beni ne ile korkutuyorsun? Bana takdir edilen bir şey, yerin yedi kat dibinde olsam dahi gelip beni bulacaktır. Şu an kendimi Allah’a ve ona ibadete verdim, beni ne ile korkutuyorsun?”
Ona: “Artık amel etmiyorsun ve amelsiz kaldın” dediği zaman da şöyle karşılık vermesi gerekir: “Şu an çetin bir işin içindeyim ve kalbimin içinde bir düşmanımın da olduğunu öğrendim. Kalbimdeki bu düşmanı hezimete uğratıp onu yenmedikçe de Rabbim benden razı olmayacaktır. Bundan daha çetin bir iş olabilir mi ki?” Şeytana bu şekilde cevap verilip Yüce Allah’a itaat yolunda sebat gösterilirse,
Şeytan bu kez kendini beğenme kapısından sana yaklaşacak ve: “Senin gibi başka biri var mi ki? Allah seni hayırlarla mükafatlandırsın ve sana afiyet versin!” diyecektir. Bu şekilde de kalbine kibri ve gururu düşürmek isteyecektir. Ama böyle bir şey karşısında ona şöyle cevap verilmelidir: “Şayet hak yolun ve doğru amelin bu olduğu açıkça ortaya çıkmışsa ölüm sana gelene kadar böylesi bir şeyi yapmana ne engel olabilir ki?
Onlara bu şekilde cevap verildiği zaman kişiden uzaklaşacaklar ve onu saptırmak için başka bir yollar kalmayacaktır Bu şekilde iblis’e gidip durumu anlatacaklardır. İblis de onlara şöyle diyecektir:
“O kişi doğru yolu ve hidayeti artık bulmuştur. Onu saptırmaya yönelik elinizden bir şey gelmeyecektir. Ancak o kişi böyle durmayacak ve diğer insanları da Allah’a ibadete davet edecektir. Bari insanların ona yaklaşmasına engel olun ve onlara: “Bu adam doğru dürüst bir şey yapamaz, yanına gitmeyin” deyin.
Kaynak: Ebu Nuaym El- İsfahani / Hilyetu’l-Evliya ve Tabakatu’l-Asfiya / bkz: 946-947