Cevap: Resmi nikah olmaksızın yalnız İslami kurallara göre akdedilen nikah geçerli olur. Çünkü Hanefilere göre; akıllı ve ergin bir erkekle yine akıllı ve ergen bir kız, iki erkek şahidin yanında evlenseler bu akit geçerli olur. Şafiiler buna evlenecek kızın velisinin iznini eklerler. Böyle bir evlilik meşru sayılır.
Ancak resmi nikah yapılmaksızın yalnız dini nikahın varlığını günümüz devlet sistemi kabul etmediği için böyle bir nikah yaptırımsız kalır. Taraflar doğacak nesilleri İslami hükümlere tam olarak uydukları sürece bir sakınca çıkmayabilir.
Anlaşmazlık olur ve ayrılık vuku bulursa kadının ve çocukların haklarını almaları güçleşir. Mehir, nafaka ve çocukların bakım konusundaki anlaşmazlıklar kocanın insafına terk edilmiş olur. Çocukların nesebi baba üzerine kayıt yapılmadığı için babanın ölümü durumunda eşin ve çocukların miras haklarını almaları yine sulh yoluyla olabilir. Anlaşmazlık durumunda hak almak mümkün olmaz
Sonuç olarak;
İslami nikah yanında resmi nikahın yapılmış olması bir çeşit karşılıklı hakların güvence altına alındığı anlamına gelir. Ancak bir İslam toplumunda evlenme ve boşanma konularının kişilerin inanç değerleri dikkate alınarak düzenlenmesi din ve vicdan özgürlüğünün bir gereğidir.
Kaynak: Hamdi döndüren / Delilleriyle Aile İlmihali / bkz: 588