ref: refs/heads/v3.0
DOLAR
32,3627
EURO
34,9648
ALTIN
2.326,20
BIST
9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
22°C
İstanbul
22°C
Parçalı Bulutlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
21°C
Pazar Az Bulutlu
22°C
Pazartesi Az Bulutlu
24°C
Salı Az Bulutlu
18°C

Nefis Firavundur. Sakın Doyurma Başına Kral Kesilir

Nefis Firavundur. Sakın Doyurma Başına Kral Kesilir
28 Aralık 2021 10:20
610

Dünya hayatı fanidir deriz; ama şu dünya hayatı bizi öylesine kendine bağlar ki, sanki ölüm bize hiç gelmeyecekmiş gibi zannederiz. Oysaki ölüm ve hayat birbiri ardına eklenmektedir. İnsanoğlu ise bu dünyada elde ettiklerinden başka ölüm esnasında ne ile karşı karşıya gelecektir? Bu dünya bir imtihan yeri değil mi? Kur’an-ı Kerim‘de beyan edildiği üzere:

Hanginizin daha güzel iş ortaya koyacağını denemek için, ölümü ve hayatı yaratan O’dur. O azizdir, gafurdur (üstün kudret sahibidir, affı ve mağfireti boldur) (Mülk 2)

Evet, ölüm ve hayat insanı imtihan için var edilmiştir İnsan da bu alemde salih amel işlesin de yüz akıyla ilahi huzura gitsin diye yaratılmıştır. Müfessirin-i izam şöyle buyurmuştur:.

‘Allah Teala hangimizin ölümü çok zikrettiğini, zikrettiği ölüme göre kimlerin en güzel şekilde hazırlandığını, kimlerin Allah’tan korkup sakındığını göstersin diye ölümü ve hayatı yaratmıştır’

Ölümü zikretmek, hatırlamak, müminin en temel vazifelerinden biridir. Çünkü bilen için ölüm en büyük nasihattir. Ölümden ibret almayanın hayatı sanki hiç yaşanmamış gibidir. İçi bomboş ve değersizdir. Onun için Resulüllah Efendimiz (s.a.v). ölümü çok zikretmemizi bize buyurmuştur. ‘Lezzetleri kesen şeyi (yani ölümü) çokça anın’

Ölümü çok zikreden Allah Teala üç nimet ikram eder.

  • Bu kimse çabuk tövbekar olur
  • İbadetlerinde ferahlık ve lezzet duyar
  • Kanaatkar olur

Ölümü anmayanlara da bunların aksi ceza verilir ki onlarda şunlardır;

  • Geç tövbe eder veya hiç etmez.
  • İbadetlerinden lezzet almak yerine bıkkınlık ve sıkıntı duyar
  • Kanaat etmez, hırs sahibi olur

Sonu ölüm olan bu hayat yolculuğunda insanoğlu; nefsi, kalbi ve ruhunu Allah’ın emrine göre bir dengede tutmak zorundadır. Nefis, giyinmek, evlenmek gibi meşru şeyler isterse bunun yolu bellidir. Ama nefis, haramları isterse ve kulda bu haramları yaparsa, dünya hayatı bir lezzet mahalli olacakken, elemli ve sıkıntılı bir cehennem hayatına dönüverir.

İşte Muhteremler !

Nefis, bu dünya hayatında, dünyanın çekiciliğini Müslümanın aleyhine kullanmak, helali haramı birbirine karıştırmak ister. Nefis, şerli sıfatlarıyla insanı heva ve hevese, kötülüklere çeker, haramdan lezzet aldırmaya çalışır.

Şeytan da nefsin bu azgınlığını körükler, haramlara teşvik eder. Sabır, kılıç gibi yetişirse o insana ne mutlu! Yoksa bu nizam ve intizamın, denge ve düzenin dışına çıkan Allah korusun helak olur.

Nefis, istek, arzu ve şehvetleri terbiye edilmez ise insana bu dünyayı cehennem eder.

En güzel biçimde yaratılan insan, hayırlı iken nefsinin sıfatlarına uyarak bir anda şer olanın içinde buluverir kendini. Çünkü nefis, fıtratı gereği şerre meyyaldir. Onun için Allah’ın hükmüne boyun eğmek istemez. Nefsin bu özelliği idrak edilmez ise, terbiye edilmesi söz konusu olmaz.

Nefsin ölmesi denildiği zaman, dünya hayatının sona ermesi gibi bir durum anlaşılmamalıdır.

Nefsin ölmesi demek;

Bir çirkin halden güzel bir hale, bir güzel halden daha güzel bir sıfata geçerek, muhabbet ve marifette yücelmek demektir. Tabir yerindeyse nefis, binilmemiş ata benzer. Nasıl ki ata ilk binen onu terbiye eder ve sonra at sahibine alışır. Aynen bunun gibi nefis de terbiye edilmezse hırçınlaşır, azgınlaşır ve sahibini yere çarpan azgın at misali yerden yere vurur.,.

Kaynak: Mehmet Ildırar / Tasavvuf Ve Nefis Terbiyesi / bkz: 173-175

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.