Yüce Allah “.. namuslu olmak, zina etmemek ve gizli dost tutmamak üzere…. (Maide’5)”. Yüce Allah kadınlarda ‘ihsan’ ı yani zinadan uzak ve iffetli olmayı şart koştuğu gibi, aynısını erkeklere de şart koşmuş, yani onlarında iffetli ve namuslu olmasının zorunlu olduğunu ifade etmiş, bu yüzden de şöyle buyurmuştur: ‘Zina etmeme…!.
Müsafih: Kendisini günahtan (zinadan) sakındırmayan ve kendilerine gelen günah tekliflerini reddetmeyen kimse demektir. ‘Ve gizli dost tutmamak üzere…’ Yani;
Sevdikleri kadın dostları bulunan ve sadece onlarla zina eden erkeklerdir. Nisa süresinde geçtiği gibi bunlardan ikisinin durumu da aynıdır. Bu yüzden İmam Ahmed b. Hanbel (rh.a) tevbe etmedikçe fahişe kadınla evlenmenin caiz olmadığı, o hal üzere olduğu sürece iffetli hiçbir erkeğin onunla evlenmesinin geçerli olmayacağı görüşündedir. Ona göre aynı şekilde zinakar erkek de tevbe etmedikçe ve bu halinden sıyrılmadıkça hiçbir iffetli kadınla evlenemez. Bu konudaki delili tefsiri yapılmakta olan bu ayet ile şu hadistir:
‘Kırbaç cezası yemiş zani, ancak kendisi gibi biriyle evlenebilir’.
Ömer (rh.a) ‘Vallahi Müslüman iken zina yapmış hiçbir adamın hiçbir iffetli bir kadınla evlenmesine izin vermemeye azmettim’ dedi. Übeyy b. Ka’b (rh.a): Ey müminlerin emiri, şirk bundan daha büyük bir şeydir ve tevbe ettiğinde Allah (c.c) onu kabul eder dedi.
Bu mesele;’ Zina eden erkek, zina eden veya müşrik olan kadından başkası ile evlenemez, zina eden kadında ancak zina eden veya müşrik olan erkek evlenir. Bu müminlere haram kılınmıştır (Nur’3) ayetinde detaylıca ele alınacaktır.
Yüce Allah ardından şöyle buyuruyor: ‘Kim (İslam’i hükümlere) inanmayı kabul etmezse, onun ameli boşa gitmiştir ve o ahirette de ziyana uğrayanlardandır.
Kaynak: İbn Kesir İbn Kesir Tefsiri (Tefsiru’l Kur’an’il Azim) C:1 bkz: 466-467