DOLAR
19,0147
EURO
20,2700
ALTIN
1.216,37
BIST
5.136,44
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
13°C
İstanbul
13°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
15°C
Salı Çok Bulutlu
12°C
Çarşamba Az Bulutlu
15°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C

Lokman Süresi Konusu ve İçeriği

Lokman Süresi Konusu ve İçeriği
1 Mart 2021 14:23
0

Mekki bir süre olan Lokman süresi; Hz Peygamber’in elçi olarak gönderilmesinin altıncı ve on ikinci yıllarında iki bölüm halinde indirilmiş olup, tamamı 34 ayetten oluşan bu süre; Lokman’ın oğluna nasihatlerinden bahseden bölümden dolayı bu adı almıştır.

Hz Osman’ın Mushaf’ındaki kronolojik sıralamaya göre 57, Hz Ebu Bekir’in cem ettirdiği elimizdeki Kur’an’a göre ise 31. süredir

Sosyal hayatta ileri gelenler olarak saygı gören iki tip insan vardır. Biri aklını kullanan, hakikatleri gören, düşünen, Rab’ini tanıyıp haddini bilen, yapmakta olduğu hikmetli ve hayırlı işleriyle hem kendisine hem de başkalarına yararlı olan, dolayısıyla çevresinde saygıyı hak eden iyi kimse iken diğeri;

Hevasına mağlup olup, sahip olduğu maddi imkanları sebebiyle mağrur; anlamaya, düşünmeye ve değişmeye tamamen kapalı; bilgiden, hikmetten uzak, mutassıp, aynı zamanda gaddardır. Bu ikincinin toplumdaki saygınlığı ise ya etrafına saldığı korkudan ya da menfaat ilişkisindendir

İyiler, Allah’a ve ahiret gününe iman etmiş, peygamberleri ve vahyi kendilerine rehber edinmiş, güzel ahlaklarıyla temayüz etmiş, ağır başlı, olgun ve bilge insanlardır. Bunların bütün çabaları, Sırat-ı Müstakim üzere yaşamak ve başkalarını da dünya ve ahirette mutlu kılmaya çalışmaktır

Lokman (a.s) da hikmetli, söz, iş ve davranışlarıyla insanlık tarihinde temayüz etmiş örnek bir şahsiyettir. Onun oğluna nasihatleri, her çağda ve her anne ve babanın benimsemesi gereken eğitim esaslarını içermektedir. Her biri İslami bir ilkeyi ve hikmeti ifade eden bu nasihatler, aynı zamanda saygı değer insanların yetiştirilmesi için gerekli olan temel prensiplere vurgu yapmaktadır.

Mesela; şirkten uzak bir Allah inancı, her şeyden önce insanın, Rabb’ini ve kendisini tanıyıp saygı duyması anlamına gelir. Tevhidi, Allah’ı ve masivayı takdir edebilme kabiliyeti ve basiretidir, gerçek manada insan olmanın ve yaratılmışlara kulluktan azade hür bir hayat yaşayabilmenin olmazsa olmaz şartıdır

Yetişme çağında iyi bir eğitim süreci geçirmiş olmak, namaz ve zekatla bireysel kirlerden arınmak, sosyal hayatta yükümlülük ve sorumluluklarının bilinciyle yaşamak, toplumdaki yerini ve haddini bilmek kimlik ve kişilik sahibi gerçek bir insan olarak İYİLER arasına girmek için şarttır. Yaşadığı çevrede, bir anlamda otokontrol sistemi vazifesini gören, Emr-i bi’l-maruf ve nehy-i ani’l-münker bilinci, yolcusu olduğu geminin kazasız belasız olarak sahile çıkabilmesi için esastır

Her türlü zenginliğin başında, güzel ahlakın insana bahşedeceği zenginlikler gelir. Kendini bilmeyen haddini de bilemez. İnsanlara tepeden bakanlar bir gün onların ayaklarının altına düşebileceklerini düşünemeyen basiretsiz kimselerdir. Ökçelerini yere vurarak, uzun adımlarla büyüklenerek çalımlı yürüyenler, yeri delemeyeceklerini ve boylarının dağları aşamayacağını bilemeyen KÜÇÜKLER’dir.

Rahatsız edici sesleriyle diğer sesleri bastıranlar, seslerinin eşeğin sesinden daha güzel olmadığını bilseler herhalde onu yükseltmezlerdi. Çünkü seslerin en baskını eşeklerin sesidir. Her aklıselim sahibi bilir ki, sosyal hayatta BÜYÜK’lerden olmanın yolu, tevazudan geçer. Zira tohum ancak toprakta yeşerir

Allah’ın nimetleri sonsuzdur. Ayetleri açık ve aydınlatıcıdır. Her şey, O’ndan daha yüce bir varlığın olmadığını söylemektedir. Tanrılık iddiasında bulunan nice zavallılar bugün toprağın altında değiller mi? Atalarını körü körüne taklit edenler de kendilerini helaka sürükleyen zavallılardır; Ya ataları doğru yolu bulamamışlarsa! Ya şeytan onları alevli bir ateşe çağırıyor idiyse

Kaynak: M. Zeki Duman / Beyanu’l-Hak / C: II / bkz: 157-158

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.