Daha önceki yazımızda COVID-19 yani Korona Virüsünden Korunmak adında bir makale yayınlamıştık.
Evet takdir olunmuş bir şey varsa; ne yaparsan yap senin tedbirin takdirin önüne geçemez. Mutlaka takdir edilen şey vuku bulacaktır. Ancak bu kaderle ilgili meselelere girdiği için detaya girmeden yüzeysel geçmek istiyorum. Sen kaderini bilmediğin için, bilmediğin şeye göre hareket edemezsin. Tedbirini alacaksın, korunacak ondan sonra teslimiyet göstereceksin.
Gerekiyorsa korona virüsü olan kişilerden uzak duracaksın, sosyal hayatını durduracaksın, evden çıkmayacaksın, çıkacaksan eğer masken varsa maskeni kullanacaksın, yoksa kalabalık ortamlara fazla bulunmayacaksın ve bu dışarıda kalma süresini uzun tutmayacaksın.
Yani sizin tedbir almanız ve hastalıktan korunmaya çalışmanız da İslami açıdan bir sorumluluk gerektirir. Bu konuda kadercilik oynayamazsın. Hz Ömer (r.a)’in tabiri ile; Allah’ın kaderinden yine Allah’ın kaderine kaçacaksın.
Ben korona virüsü namaz kılan kişilere bulaşmaz demiyorum. Bulaşır ama korona virüsünün COVID-19 VİRÜSÜNÜN BULAŞMA İHTİMALİ daha azdır. Çünkü abdest alırken;
Yani anlayacağınız;
Eliniz, ağzınız, burnunuz, yüzünüz, kulaklarınız, başınız, kollarınız, ayaklarınız vs organlarınızı günde beş defa temizlerseniz eğer; Allah’ın izni ile ne virüs bulaşır ne de bulaşıcı bir hastalık.
İşte dinimizin emir ve yasaklarına uyarsanız eğer; Hem dünyanızı hem ahiretinizi kurtarma çabasında büyük bir adım atmış olursunuz. Allah’ın ve Resulünün koyduğu emir, yasak ve tavsiyeler her şey insan sağlığı ve insan içindir
Başka bir yazıda görüşmek üzere Allah cümlemizi ve sevdiklerimizi her türlü hastalıklardan ve virüsten korusun vesselam…