İslam, ne ifrata ne de tefrite kaçmayı tasvip eder. Her şeyin ortası, ölçüdür. Bu ölçüyü aşmak, hangi sahada olursa olsun insanı saptırır. Öyle ki Peygamberlerin, evliyalar ve alimler gibi Allah’ın dostları, mukarreb kulları dışında din de ileri derecede yaşamak bir çok kimseyi saptırmıştır.
Bu yüzden evlilik yaşamında da ölçü aşılmamalı, her şey gereğince yapılmalıdır.
Dedik ki İslam, zevciyat muamelesinde ters / anal ilişkinin ruhi ve bedeni bir takım zararlara yol açtığı için yasaklamış ve bu ilişkiyi sapıklık olarak adlandırmış ve böyle bir ilişkide bulunan sapıklara cezalarını bildirerek onları doğruluğa, iyiliğe ve güzel ahlaka yönlendirmeye çalışmaktadır. Aynı şekilde;
Konumuza daha açıklık getirmek için Sadizm ve Mazohizm‘in ne anlama geldiklerini ve aralarındaki farkı anlatalım.
Sadizmin lügat manası, eziyet, acı vermekten zevk almaktır. Bu ise söz ile, hareketle ve çeşitli şekillerde olabilir. Ancak bizim konumuz gereği cinsel birleşme ile ilgili bir sapıklık olanıdır. Bu son şekilde ise erkek veya kadının cinsel ilişki sırasında can acıtmak ve ıstırap vermek suretiyle zevkinin daha fazla artırılması esas amaçtır.
Böylesi düşüncelere kapılan ve eylemleri ile gösteren kimselere de sadist denir. Sadistler kurbanını sırf bu amaç için dövme sırasında da kamçılamak gibi, ısırmak gibi türlü usullere başvururlar.
Kimi insanlar daha çocukluk çağlarında yakaladıkları bir sinek, bir böcek veya kurbağanın bacağını koparmaktan, kanatlarını yolmaktan, ya da onları ateşte yakmaktan,.. Kedinin, köpeğin kuyruğuna teneke parçası v.s. bağlayıp acı verdirmekten büyük zevk duyarlar.
Bu yıllar sonra evliliklerinde, cinsel yaşamlarına da yansır öpüşürken ısırma, sevişirken can acıtma şeklinde kendini gösteren bu sapıklık hali, zamanla değişik, çeşitli ortam ve durumlarda tekrarlanır. Artık kişi sapık cinsel ilişkilerin esiri olmuştur.
Sadizm esas itibariyle erkeğe özgü bir davranış olduğu halde, mazohizme her iki cinste de raslanmaktadır. Gerçi sevgi, sevenlerin sevdiklerine hizmet etme anlamını da taşır. Fakat mazohistler bu anlamlı duyguyu aşırı ve gülünç bir şekle sokarlar. Bunlar, öylesine sözler kullanırlar ki sanki bir kölenin düşüncelerinin dile geldiği sanılır.
Yerlere yüzmüz sürülmez, basılan topraklara kul köle mi olunmaz, vücudu yara bere kan içinde bile kalsa karşılığı «Haydi, haydi daha fazla!..» şeklindedir. Hülasa; böyle bir sapıklık içindeki bir insan acı çekmek isteğiyle kıvranır; bu isteği de yerine geldiği zaman hazdan apayrı bir insan oluverir.
Netice :
İslam dini, her türlü zulüm, ızdırap vermeyi, korkutmayı ve yaralamayı yasaklamakla bu hususta bizlere açıklık getirmektedir. Cinsel hazza erebilmek için yapılan ve dıştan işkence gibi görülen davranışlar kesinlikle haramdır.
Böylesine sapık ilişki, karı-kocanın her ikisinin isteğiyle de gerçekleşse, «İslam dini, istisnai değil, umumidir» diyor ve bu durumdaki eşlerin ancak sadizm ve mazohizmin kurbanı olan sapık kişiler olarak adlandırıyoruz.
Kaynak: Turan Yazılım – Mürşit 5 – Evlilik Hayatı Ve Mahremiyetleri
(5) İbn-i Kesir, c:.2: 264