DOLAR
19,0180
EURO
20,3817
ALTIN
1.211,67
BIST
4.975,47
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Çok Bulutlu
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Az Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
14°C

Cinsel İlişkide Dikkat Edilmesi Gereken Kurallar

Cinsel İlişkide Dikkat Edilmesi Gereken Kurallar
5 Eylül 2021 08:30
0

Cinsel ilişkiye girmeden önce; Allahümme cennibna’ş-şeytane ve cennibi’ş-şeytana ma razektena şeklinde dua etmek

Kadın kocasının cima arzusuna itaat ederek karşılık vermesi gerektiği gibi, erkek de kadının cinsel arzusunu ciddiye almalı, uygun zaman aralıkları ile onun bu ihtiyacını gidermelidir. Bu konuda elden gelen yapılmalıdır.

Alemlere rahmet Resulullah Efendimiz (s.a.v), şerefli hanımlarını her konuda memnun etmek için elinden geleni yapar, sonra da yüce Allah’a şöyle özür beyan ederdi:’ Allah’ım! Benim elimde olan ile yapabildiğim budur. Senin kudretinde olup benim elimde olmayan şeyleri yapma gücü bende yoktur.(1)”

Cinsel İlişki Duası Arapça Türkçe Anlamı

Cinsel ilişkiye girmeden önce bismillah dedikten sonra şöyle dua etmelidir:’ ‘Allahümme cennibna’ş-şeytane ve cennibi’ş-şeytana ma razektenaManası: Allah’ım, şeytanı bizden ve bize nasip edeceğin çocuktan uzak tut.

Bu duayı yapanlara Peygamber Efendimiz (s.a.v) şu müjdeyi vermiştir:’ ‘Bu dua ile yapılan cinsel ilişkiden bir çocuk meydana gelirse, şeytan o çocuğa zarar veremez.(2)”

Cinsel ilişki esnasında ayakların ve arka kısmın kıbleye gelmemesine dikkat etmelidir. Ayrıca çiftler üzerlerine bir örtü ile örtmelidir. Bu konuda edep Peygamberimiz (s.a.v) bizleri şöyle uyarmıştır: ”Biriniz hanımı ile cinsel ilişkide bulunacağı zaman merkepler gibi üstü açık çırılçıplak bir halde ilişkide bulunmasın; kendisinin ve hanımının üzerine bir şey örtsün.(3)”. Cinsel ilişki sırasında eşlerin üzerini örtmelerinin pek çok hayrı ve faydası vardır. Bunlardan bir kaçını hatırlatalım:

Önce, mümin kendi evinin içinde de olsa tamamen çıplak olmaktan utanır; çünkü bu yüce Allah’a karşı bir edeptir; iman ve marifetten kaynaklanan bir hayadır. Sonra insandan hiç ayrılmayan melekler vardır. Cinsel ilişki esnasında örtünmek koruyucu ve yazıcı meleklere karşı bir edep ve ikramdır.

Hadiste belirtildiği gibi, kadın ve erkek edep yerleri çıplak olarak cima ederlerse rahmet melekleri haya edip yanlarından ayrılır. Melekler çıkınca şeytanlar gelir. Şeytanın hazır bulunduğu ve seyrettiği bir cinsel ilişkiden doğacak çocukta şeytanın etkisi bulunur (4).

Cinsel ilişki sırasında örtünmekle insan hayvanlardan ayrılır, haya farkını gösterir. Erkek ve kadın sevgilisinin en mahrem anını hiç kimseyle paylaşmaz, onu cin, şeytan ve hatta eşyadan bile perdeleyerek kendisine tahsis eder ve çok özel olduğunu gösterir.

Cima esnasında örtünmek, eşler için bir emniyettir. Odalarına aniden izinsiz girenlere veya gizlice gözetleme yapanlara karşı örtü bir siper olur. Bazen kadın veya erkek, eşi de olsa bütünüyle çıplak halde gözükmekten çekinebilir. Buna vücudundaki bir kusur da sebep olabilir. Örtü ile bu sıkıntı giderilmiş olur.

Doktorların tespitine göre bazı kadınlar kocası da olsa sürekli çıplak olarak seyredilmekten ciddi rahatsızlık duyarlar. Hatta bazı kadınlar örtü ile yetinmez, karanlıkta cinsel ilişkiye girmeyi tercih ederler. Bu tercihi bazen erkekler de yapar. Çünkü cima anında huzuru böyle bulmaktadır.

Bir şeyi özlemek için az görmek gerekir. Bir ömür boyu sürecek bir evlilikte kadın ve kocanın birbirinden usanmaması ve özlemlerinin canlı kalması için cima anında da olsa üzerlerinde ikisini birbirine saracak bir örtü bulunmalıdır.Örtü altında ilişkiye giren eşlerin birbirine karşı saygısı daha fazla korunur, kadının edebi ve utanması devam ettikçe erkeğin ona sevgisi ve güveni daha fazla artar.

Haram olmadığı halde kendi yatak odasında bile tamamen çıplak olmaktan haya eden bir erkek ve kadın, yabancı kimselerin evinde ve yanında haram bir yerini göstermekten daha fazla kaçınır. Bu onlar için bir ölçü ve edep dersi olur. En gizli halinde edebi korumaya alışan bir kimse, halkın içinde daha fazla edepli olur.

Cima anındaki örtü kadını kocasından saklamak için değildir; ikisini birbirine sarmak ve dış alemden saklamak içindir.Kişi hanımıyla cinsel ilişkiye girmeden önce, ona güzel sözler söylemeli, iltifat etmeli, onu övmeli, sevmeli ve kendisini bu işe hazırlamalıdır. Hiçbir sevgi ve ilgi göstermeden hemen kendi ihtiyacını görüp çekilmek edebe aykırıdır. Konuyla ilgili bir hadiste

Peygamber Efendimiz (s.a.v), ”Sizden biriniz cima için hanımına yaklaştığı zaman aralarında bir elçi olsun!” buyurdu, Sahabe, ”Ey Allah’ın Resulü! Aralarındaki elçi nedir?” diye sorunca, Resulullah Efendimiz (s.a.v);”Öpmek ve tatlı sözler (5)” buyurdu.

Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v), bir erkeğin hanımı ile oynamasını, onunla şakalaşmasını, Cenab-ı Hakk’ın razı olduğu ve sevap verdiği hak oyunlar içinde saymıştır(6).

Erkek, cinsel ilişki esnasında kendisi boşalıp zevkine varınca hanımının da boşalıp hevesini alması için beklemelidir; çünkü kadın bazen erkekten daha sonra boşalabilir. Kendi hevesini aldıktan sonra, hanımı hiç düşünmeden ayrılmak, kadına sıkıntı ve eziyet verir.

Resulullah Efendimiz (s.a.v) şu uyarıda bulunmuştur:

”Sizden biri ehline yaklaştığı zaman kendi ihtiyacını görünce hemen acele edip çekilmesin, onun da ihtiyacını görmesi için biraz beklesin.(7)”

Bazı kadınlar erkek gibi her ilişkide boşalmazlar veya aralıklarla boşalır. Bu durum tespit edilince erkeğin yapacağı bir şey yoktur. Kadın da boşalamadım diye rahatsız olmamalıdır. Kadına sadece ön kısımdan cima etmelidir. Ters (anal ilişki) haramdır.

Allah Teala, ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: ”Kadınlarınız sizin için bir tarladır. Tarlanıza nasıl isterseniz öyle varın.'(8)’ Ayette geçen ”nasıl” ifadesi, ne şekil ve ne zaman isterseniz şeklinde de açıklanmıştır. Yasak edilen bazı zamanlar hariç, erkek kadını ile her zaman cinsel ilişkiye girebilir.

Cinsel ilişkinin yasak olduğu vakitler

  • Hacda ihramlı iken.
  • Ramazanda oruçlu iken. Ramazan gecelerinde cinsel ilişkiye girmek helaldir.
  • Mescidde itikâf yaparken.
  • Kadın hayız ve nifas halindeyken.

Kadın hamile iken cinsel ilişki haram değildir. Ancak doktorlar son iki aya girince ve özellikle son bir ay içinde bunun çok zararlı ve tehlikeli olduğunu tespit etmişlerdir.

Kadının süt emzirme döneminde kendisiyle cima yapmak da haram değildir.

Mübarek gün ve gecelerde cinsel ilişkiye girmek yasak ve haram değildir; ancak bu gecelerde tavsiye edilen hiçbir ibadeti yapmadan sadece cima ile meşgul olmak mekruhtur.

Alimlerden bir kısmı cuma gününde veya gecesinde hanımı ile ilişkide bulunmanın sevap olduğunu söylemişlerdir. Bu görüşlerine şu hadis-i şerifi delil göstermişlerdir:

”Kim cuma günü yıkanır ve hanımının da yıkanmasını sağlarsa, Allah ona rahmet etsin! (9)”

Allah Resulü (s.a.v) diğer bir hadislerinde, erkekleri cuma günü hanımı ile cinsel ilişkiye girmeye teşvik edip bunun iki yönden sevap getireceğini belirtmiştir: Biri erkeğin, diğeri de hanımının gusül abdesti almasıdır (10).

Bir kadının kocası ile yaptığı cimayı herhangi bir kadına veya erkeğe anlatması yasaktır. Bu hüküm erkek için de aynıdır. Peygamberimiz (s.a.v) bu işin tehlikesine şöyle dikkat çekmiştir: ”Kıyamet gününde Allah katında derecesi en kötü olan kimse, eşiyle cinsel ilişki yaşadıktan sonra onu başkalarına anlatan kimsedir.(11)”

Peygamberimiz (s.a.v), bir kimsenin cimada ki başarısı ile insanlara övünmesini yasaklamış ve bunun haram olduğunu bildirmiştir (12).

Bir kadının yabancı bir kadınla çıplak halde aynı yatakta yatması haramdır. Bu şekilde yabancı bir kadının mahrem bölgelerini görüp sonra onu kocasına anlatması da haramdır. Peygamberimiz (s.a.v) bu konuda şöyle uyarmıştır:

”Bir kadın diğer bir kadınla çıplak halde aynı yatakta yatmasın. Bir kadın, gördüğü yabancı bir kadının vücut hatlarını kocasına anlatmasın; böyle yaparsa, kocası onu (hayalinde canlandırır ve sanki) görüyormuş gibi olur.(13)”

Cimada kadının da bir hakkı vardır. Bu hakkı erkek vermediği zaman kadın isteyebilir. Hatta bu hakkı vermekten kaçan kocasını yetkili makamlara şikayet edebilir. Hz. Ömer (r.a), bir kadının cima konusunda kocasından şikayetini dinlemiş ve kocanın her temizlik süresi içinde yani yaklaşık olarak ayda bir kez hanımı ile cima yapmasını yeterli bulmuştur (14). Bu süre ve sayı şahıs, yer, iş ve şartlara göre değişebilir.

Bir erkeğin hiçbir özrü ve engeli yokken uzun bir süre hanımına yaklaşmaması helal değildir. Bu ayrılık özellikle kadına zarar verme ve onu harama düşürme noktasına gelmişse, kadın kocasını kendisiyle birlikte olmaya davet eder; olmazsa kocasını zorlaması için hakime başvurabilir (15).

Kaynak: Turan Yazılım – Mürşit 5 – İlmihal – Kadın Ve Aile İlmihali

1-Ebû Davud, Nikâh 39; Tirmizî, Nikâh, 41; Nesâî, İşretü’n-Nisâ, 2. ; 2-Buhârî, Nikâh, 66; Müslim, Talâk, 6; Ebû Davud, Nikâh, 45; Tirmizî, Nikâh, 8. ; 3-İbn Mâce, Nikâh, 28; Beyhakî, Şuabü’l-İmân, nr. 7792; Taberânî, el-Kebîr, nr. 10443; Bezzâr, Müsned, nr. 1449; Heysemî, ez-Zevâid, 4-293-294. ; 4-Bezzâr, Müsned, nr. 1448; Taberânî, el-Evsat, nr. 178; Heysemî, ez-Zevâid, 4/293. ; 5-Zebidi, İthâfu’s-Sâde, 6/175 (Deylemi, Müsnedu’l Firdevs’te) ; 6-Tirmizî, Cihâd, 11; İbn Mâce, Cihâd, 19; Ahmed, Müsned, 4/144, 146; İbn Adiy, el-Kamil, 9/115 (Beyrut, 1997) ; 7-Ebû Ya’lâ, Müsned, nr. 4200; 4201; Heysemî, ez-Zevâid, 4/295. ; 8-Bakara, 2/233. ; 9-Ebû Davud, Tahâret, 129; Tirmizî, Salât, 356; Nesâî, Cuma, 12; İbn Mâce, İkame, 80. ; 10-Beyhakî, Şuabü’l-İmân, nr. 2991; Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr, 1/655 (Bu hadisi Ebû Nuaym ve İbnü’s-Sünnî et-Tıbbü’n-Nebevî adlı eserlerinde de nakletmişlerdir). ; 11-Müslim, Nikâh, 123-124; Ebû Davud, Edeb, 32; Ahmed, Müsned, 3/69. ; 12-Ahmed, Müsned, 3/29; Ebû Ya’lâ, Müsned, nr. 1396; Heysemî, ez-Zevâid, 4/295. ; 13-Buhârî, Nikâh, 118; Ebû Davud, Nikâh, 43; Tirmizî, Nikâh, 38. ; 14-Abdürrezzâk, Musannnef, nr. 10737; Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensur, 1/655. ; 15-Zühaylî, el-Fıkhü’l-İslâmî, 9/6599-6600.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.