Ahkaf Süresi 1. Ayet Meali: Ha, Mim
Ahkaf Süresi 2. Ayet Meali: Bu kitabın indirilmesi Aziz, Hakim olan Allah tarafındandır
Ahkaf Süresi 3. Ayet Meali: Biz göklerle yeri ve ikisinin arasında olanları ancak hak ile ve belirlenmiş bir süre için yarattık. İnkar edenler ise uyarılıp, korkutuldukları şeyden yüz çevirmektedirler
Ahkaf Süresi 4. Ayet Meali: Deki: Haber verin, Allah’tan başka kendilerine dua ettikleriniz yeryüzünde neyi yaratmışlar? Yoksa onların göklerde bir ortaklığı mı var? Bana gösterin, eğer doğru söyleyenler iseniz bundan önce bir kitap yahut bilgiden bir eser var ise bana getirin
Ahkaf Süresi 6. Ayet Meali: İnsanlar bir araya toplatıldıklarında onlar kendilerine düşman kesilir ve onların ibadetlerini inkar edenler olurlar.
Ahkaf Süresi 7. Ayet Meali: Ayetlerimiz kendilerine apaçık okunduğunda inkar edenler kendilerine geldiğinde hak için ‘Bu apaçık bir büyüdür’ dediler
Ahkaf Süresi 8. Ayet Meali: Yahut onlar Onu uydurdu diyorlar. Deki: Eğer ben onu uydurmuş isem siz Allah’a karşı bana hiçbir fayda sağlayamazsınız. O, sizin onun hakkında ne kadar ileri gittiğinizi iyi bilendir. Benimle sizin aranızda şahit olarak O yeter, O çok mağfiret edendir, çok merhamet edendir
Ahkaf Süresi 9. Ayet Meali: Deki: Ben Resullerin ilki değilim. Bana da ne yapılacağını bilemem, size de. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Ben açık açık korkutup uyarandan başkası değilim.
Ahkaf Süresi 10. Ayet Meali: Deki: Bana haber verin, eğer o Allah tarafından gönderilmiş iken siz onu inkar etmiş iseniz ve İsrail oğullarından bir şahit de onun bir benzeri üzere şahitlik edip, iman etmiş olduğu halde siz büyüklük taslamış iseniz, gerçek şu ki Allah zalimler topluluğuna hidayet vermez
Ahkaf Süresi 11. Ayet Meali: İnkar edenler, iman edenler için dediler ki: Eğer o hayırlı olsaydı bizden önce ona ulaşamazlardı. Onunla hidayet bulmadıkları için de Bu eski bir uydurmadır diyeceklerdir
Ahkaf Süresi 12. Ayet Meali: Halbuki bundan önce de Musa’nın kitabı bir önder ve bir rahmetti. Bu ise zulmedenleri korkutup, ihsan edenlere bir müjde olmak üzere Arap dili (ile) indirilmiş doğrulayıcı bir kitaptır
Ahkaf Süresi 13. Ayet Meali: Muhakkak ki ‘Rabbimiz Allah’dır’ deyip, sonra da dosdoğru hareket edenler için korku yoktur. Onlar üzülmezler de!
Ahkaf Süresi 15. Ayet Meali: Biz insana ana babasına iyilikte bulunmasını tavsiye ettik. Annesi onu zorlukla taşımış, zorlukla bırakmıştır. Onun taşınması ve sütten kesilmesi de otuz aydır. Nihayet o yiğitlik ve olgunluk çağına ulaşınca ve kırk yaşına varınca der ki: Rabbim, bana, ana babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın, salih amel işlememi bana ihsan et ve soyumdan gelenleri de benim için salih kimseler kıl. Şüphesiz ben sana tövbe ettim ve ben teslim olmuşlardanım
Ahkaf Süresi 16. Ayet Meali: İşte bunlar, yaptıklarını en güzeli ile kabul ettiğimiz, cennetlikler arasında kötülüklerini affettiğimiz kimselerdir. (Bu) kendilerine verilmiş gerçek bir sözdür.
Ahkaf Süresi 17. Ayet Meali: Ana babasına Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken beni (ölümden sonra) çıkarılmakla mı tehdit ediyorsunuz? diyene ana babası Allah’a yalvararak: Yazık sana, imana gel, şüphesiz ki Allah’ın vaadi haktır (derler). O ise der ki: Bu geçmişlerin masallarından başkası değildir
Ahkaf Süresi 18. Ayet Meali: İşte bunlar cin ve insanlardan kendilerinden önce geçen ümmetler arasında aleyhlerine söz hak olmuş kimselerdir. Çünkü bunlar hüsrana uğramış olanlardır
Ahkaf Süresi 19. Ayet Meali: Bunlardan her biri için işlediklerine göre dereceler vardır ki, ta ki kendilerine zulmedilmeksizin amellerinin karşılığını tastamam versin
Ahkaf Süresi 20. Ayet Meali: Kafir olanların ateşe arz olunacakları o günde: Siz dünya hayatınızda hoşlandığınız her şeyinizi bitirdiniz ve onlardan yararlanıp durdunuz. Bugün yeryüzünde haksız yere büyüklenmeniz ve fasıklık etmeniz sebebiyle aşağılanmak azabı ile cezalandırılackasınız (denir)
Ahkaf Süresi 21. Ayet Meali: Ad kavminin kardeşini de an -ki ondan önce de, sonra da uyarıcılar gelip geçmişti- Hani o kavmini Ahkaf denilen yerde: Allah’tan başkasına ibadet etmeyin. Çünkü ben gerçekten sizin için büyük bir günün azabından korkarım diye korkutup uyarmıştı
Ahkaf Süresi 22. Ayet Meali: Dediler ki: Sen bizi ilahlarımızdan döndürmek için mi bize geldin? Eğer doğru söyleyenlerden isen o halde isen o halde biz, kendisiyle tehdit etmekte olduğun şeyi getir
Ahkaf Süresi 23. Ayet Meali: Dedi ki: İlim ancak Allah’ın yanındadır. Ben size benimle gönderilenleri tebliğ ediyorum, fakat ben sizin cahillik eden bir topluluk olduğunuzu görüyorum
Ahkaf Süresi 24. Ayet Meali: Onlar onu vadilerine yönelmiş bir bulut halinde gördüklerinde: Bu, bize yağmur indirecek bir buluttur dediler. Hayır, o sizin acele gelmesini istediğiniz şeydir. Bir rüzgardır ki onda çok acılı bir azap vardır
Ahkaf Süresi 25. Ayet Meali: Rabbinin emri ile her şeyi helak eder. Onların meskenlerinden başka bir şey görünmez oluverdi. Biz günahkarlar topluluğunu işte böyle cezalandırırız.
Ahkaf Süresi 26. Ayet Meali: Andolsun ki size vermediğimiz imkanları onlara vermiş idik. Hem onlara kulaklar, gözler ve kalpler de vermiştik. Fakat kulakları, gözleri ve kalpleri onlara hiçbir fayda vermedi. Çünkü onlar Allah’ın ayetlerini bile bile inkar ediyorlardı. Alay edegeldikleri şey onları çepeçevre kuşattı
Ahkaf Süresi 28. Ayet Meali: Kendilerini yakınlaştırmak üzere Allah’tan başka ilah diye edindikleri onlara yardım etmeli değil miydi? Bilakis bu ilahları önlerinden kaybolup gittiler. İşte bu onların yalanları ve uydura geldikleri şeydir.
Ahkaf Süresi 29. Ayet Meali: Hatırla ki, cinlerden bir grubu Kur’an’ı dinlesinler diye sana yöneltmiş idik. Onun huzuruna geldiklerinde ‘Susup dinleyin’ dediler. (Okunması) bitirilince de kavimlerine uyarıcılar olarak döndüler
Ahkaf Süresi 30. Ayet Meali: Dediler ki: Ey kavmimiz, biz Musa’dan sonra indirilmiş olup, kendinden öncekileri doğrulayan, hakka ve dosdoğru yola ileten bir kitap dinledik
Ahkaf Süresi 31. Ayet Meali: Ey kavmimiz, Allah’ın davetçisinin çağrısını kabul edin ve ona iman edin. Günahlarınızdan bir kısmını bağışlasın ve sizi acıklı bir azaptan kurtarsın
Ahkaf Süresi 32. Ayet Meali: Kim Allah’ın davetçisinin çağrısını kabul etmezse o yeryüzünde aciz bırakıcı değildir. Onun ondan başka dost ve yardımcıları da olmaz. İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.
Ahkaf Süresi 33. Ayet Meali: Deki: Göklerle yeri yaratmış ve onları yaratmaktan dolayı yorulmamış olan Allah’ın ölüleri diriltmeye de kadir olduğunu görmezler mi? Evet, muhakkak ki O her şeye güç yetirendir
Ahkaf Süresi 34. Ayet Meali: Kafirlerin ateşe arz olunacakları günde: Bu hak değil miymiş? Onlar: Rabbimize andolsun ki evet derler. O halde inkar edegeldiklerinizden ötürü azabı tadınız der.
Ahkaf Süresi 35. Ayet Meali: Resullerin büyük azim sahiplerinin sabrettiği gibi sen de sabret ve bunlar için acele etme. Onlar kendisi ile tehdit olundukları şeyi görecekleri günde sanki yalnızca bir gündüzün bir saati kadar kalmışlar gibi gelecek onlara. Bu yeterli bir tebliğdir. Fasıklar topluluğundan başkası helak edilir mi ki?
Kaynak: İbn Kesir / İbn Kesir Tefsiri (Tefsiru’l Kur’an’il Azim) / bkz: 111-161